Anlatır bazımız…
Öyle çok anlatır ki;
Hali kalmaz dinlemeye,
Vakti kalmaz…
Kendi ağzıyla doldurur
Kendi kulaklarını,
Kabında yeri kalmaz…

Susar bazımız…
Öyle güzel susar ki,
Duvara çarpmak gibi değil
Suskunluğunu paylaşmak,
Bir çocuğun yüzünü
Okşamak gibi…
Çocuk kadar masum olmasa da
İçindeki gürültüsü…

Ben hep çok sevdim dinleyenleri,
En güzel hikayeleri
Dinlemesini bilenlerden öğrendim
En güzel hikayelerimi,
Dinlemesini bilenlere anlattım
Ve onlarla keşfettim,
Anlatacak hikayelerim olduğunu..

Kanamak değil zor olan;
Kan akmadan ölmektir,
Çocuğun yüzünde
Buz kesmektir
Duvara çarpmak değil acı olan;
Çarpacak bir duvar yokken
Yürüyememektir..
Yürümemeyi öğrenmektir,
Koşullu

Ahh ölmek değildir zor olan, Adem..
Ölmek her an,
Ölmek her saniye..
Zor olan yaşamak
Acı maskeleri takıp
Şerbetler içirmek,
Tatlı maskelerin ardında
Zehirler akıtmak..
Nerde, ne zaman olacak,
Bilemeden
Yaşamak..
Hangisi yüzün,
Hangisi masken
Karıştırmak

Ama yaşamak güzeldir Adem,
Bir oyundur
Kabul edersen,
En güzel roller
Senindir

Sahne senin,
Kostümler, roller, maskeler…
Hepsi senin!

Hazır mısın Adem?
Başlasın mı Oyun?